
Kocaman Hayat
Thursday, September 18, 2014
Yeni Bir Nadia Comaneci Doğuyor.
Spor dünyası hazır olsun; yeni bir Nadia Comaneci doğuyor. "Nadia ne içi, ne içi?" diyen gençler, kendisi daha sonradan Amerika'ya kaçmış, ünlü bir Rumen jimnastikçi. İlk kez 10 tam puan almış, tek kanallı ülkemizde de pek tanınmış, sevilmiş sporcu.
Ben de işte, hayatta biraz gecikerek de olsa (38 yıl kadar) bir spor salonuna yazılınca büyük düşüneyim dedim.
Aslında spor salonuna geçen hafta yazıldık. Salon seçimimde en önemli kriter işime yakın olmasıydı. T'nin (kocanın adını böyle kısaltayım dedim) çalışma saatleri esnek olduğundan o bana daha rahat uyabilir dedik ve işimin hemen yanındaki spor salonuna gidiverdik. Tabii ki satış temsilcisi, bir satış temsilcisinin davranması gerektiği gibi davranıyordu. Ben de yıllardır fazla kiloları nedeniyle spor salonuna gitmekten çekinmiş ve hala konu ile ilgili rahat olmayan birinin davranması gerektiği gibi. Salondaki grup dersleri diyordu, benim aklıma hemen bir salon dolusu incecik kadının arkasında bacaklarını kaldırmaya çalışan ben, havuzda su jimnastiği diyordu, benim aklıma hemen mayo içinde ben geliyordu. O an oradan koşarak uzaklaşmak istesem de koşmaya kalkarsam 3. adımda kesileceğimi bildiğimden susup dinledim. Zaten ilk iki ay sadece yürüyeceğimden derse falan ihtiyacım yoktu.
Biraz pazarlık edip (muhakkak pazarlık edin!) fiyatta anlaşınca imzalar atıldı. Ama başlayamıyorduk çünkü bir spor salonunda ne giyeceğimizi bile bilmiyorduk. Azıcık ayakkabılara falan bakıp, bir fikir edindikten sonra salondan ayrıldık. O gün bir maraton koşmuş gibi hissederek çıktım spor salonundan.
Monday, September 15, 2014
Kimler İçin? Bir de Elimiz Değmişken VKİ Hesplayalım
Ameliyatı olma kararı verip, tabii ki dilimin altında bakla ıslanmadığından herkese söylemeye başladığım zaman bir kaç kişiden, "Aaa e ben de olayım" tepkisini aldım. Yok arkadaşım olamazsınız. Ha zaten biliyorum, olmanıza izin verilse bile olmazsınız da, olamazsınız işte. Kimler ameliyat olabilir peki?
1. a. Vücut kütle indeksiniz* (VKİ) 40 veya üzerinde ise ya da
b. VKİ'niz 35-40 arasıysa ve beraberinde bir komorbiditeniz varsa yani kilonuzdan etkilenen diyabet, yüksek tansiyon ve sair hastalıklarınız varsa,
bunun üzerine,
2. Daha önce rejim yapmayı denemiş ve başarısız olmuşsanız
ve bir de
3. Ameliyatın risklerini, sonuçlarını ve avantajlarını anlamışsanız
son olarak da
4. Ameliyat sonrasında sorun yaratacak fiziksel bir rahatsızlığınız ya da psikolojik bir maniniz yoksa,
obezite cerrahisi için iyi bir adaysınız.
Tabii ki bunun doğru değerlendirmesini yapacak olan da doktorunuz olacaktır. VKİ'niz 35 altı olur da Tip II Diyabet Hastası olursunuz ya da daha önce mide bandı ameliyatı olmuşsunuzdur da şimdi tüp mideye döneceksinizdir gibi bir çok nedenle yukarıdaki kriterlere tam olarak uymadığınız halde cerrahınız tarafından obezite cerrahisine uygun bulunabilirsiniz.
Ama işte doğum sonrası aldığınız ve vermekte zorlandığınız 8 kilo 650 gramı vermeniz için kimse sizin midenizle, bağırsağınızla oynamayacaktır. Oynamayı kabul edecek doktorlara da siz kendinizi kurcalatmayın zaten.
*VKİ
VKİ denilen zımbırtının ne olduğunu büyük ihtimalle biliyorsunuzdur ama yine de burada bulunsun di mi...
Vücut Kitle İndeksi denilen indeks, aslında kişilerin hangi boy-kilo eşleşmesinde kilo kaynaklı sağlık sorunları yaşayabileceklerini rahat görebilmek için bulunmuş bir hesaplama yöntemi ile belirleniyor.
VKİ'nizi hesaplamadan önce boyunuzu ölçmeniz ve tartılmanız gerekiyor. Boyumu biliyorum lisede ölçmüşlerdi 166 demeyin valla bir daha ölçtürün. İnsan zaten yaşlandıkça kısalırken, fazla kilolar bu kısalmayı daha da artırıyor (Ek soru: halterciler ağırlık kaldırdıkları için mi kısadır, kısa oldukları için mi ağırlık kaldırırlar?)
Boyunuzu ve kilonuzu tespit ettikten sonra da ağırlığınızı (kg cinsinden) boyunuzun (metre cinsinden) karesine bölerek veya aşağıdaki bağlantıyı kullanarak ya da bir arama motoruna "VKİ hesaplama" yazıp sonuçları tıklayarak VKİ'nizi tespit edebilirsiniz.
Vücut Kitle İndeksi Hesaplama | Hesap Makinesi ile Hesapla
Elle hesaplamaya örnek:
165 boyunda 110 kilo bir kişinin VKİ'sini hesaplamak için,
Boy: 1.65 m Kilo: 110
110 / (1.65 x 1.65) = 110/2.72 = 40.44
VKİ'nin tabii ki kişilerin yağ-kas kütlerini göz ardı etmek gibi çeşitli sorunları var ama sanırım kendi kendimize başvurabileceğimiz yöntemlerden biri olduğu için şimdilik eksikleriyle kabul etmek gerekiyor.
Bu arada VKİ hesapladığınızda, obez, morbid obez, süper morbid obez, obezin önde gideni gibi çeşitli terimler göreceksiniz. Kabul etmek lazım ki "obez" zaten kendi başına sevimsiz bir kelimeyken yanına bir de morbidinden süperine sıfatlar eklenmesi iyice rahatsız edici olabiliyor ama bunlar cidden birilerinin (doktorların mesela) hayatını kolaylaştırmak için getirilmiş tanımlamalar, sizinle ilgili bir yargı, hakaret falan değil. Kişisel almayalım arkadaşlar. Ama tabii, morbid demeyelerdi, iyiydi...
1. a. Vücut kütle indeksiniz* (VKİ) 40 veya üzerinde ise ya da
b. VKİ'niz 35-40 arasıysa ve beraberinde bir komorbiditeniz varsa yani kilonuzdan etkilenen diyabet, yüksek tansiyon ve sair hastalıklarınız varsa,
bunun üzerine,
2. Daha önce rejim yapmayı denemiş ve başarısız olmuşsanız
ve bir de
3. Ameliyatın risklerini, sonuçlarını ve avantajlarını anlamışsanız
son olarak da
4. Ameliyat sonrasında sorun yaratacak fiziksel bir rahatsızlığınız ya da psikolojik bir maniniz yoksa,
obezite cerrahisi için iyi bir adaysınız.
Tabii ki bunun doğru değerlendirmesini yapacak olan da doktorunuz olacaktır. VKİ'niz 35 altı olur da Tip II Diyabet Hastası olursunuz ya da daha önce mide bandı ameliyatı olmuşsunuzdur da şimdi tüp mideye döneceksinizdir gibi bir çok nedenle yukarıdaki kriterlere tam olarak uymadığınız halde cerrahınız tarafından obezite cerrahisine uygun bulunabilirsiniz.
Ama işte doğum sonrası aldığınız ve vermekte zorlandığınız 8 kilo 650 gramı vermeniz için kimse sizin midenizle, bağırsağınızla oynamayacaktır. Oynamayı kabul edecek doktorlara da siz kendinizi kurcalatmayın zaten.
*VKİ
VKİ denilen zımbırtının ne olduğunu büyük ihtimalle biliyorsunuzdur ama yine de burada bulunsun di mi...
Vücut Kitle İndeksi denilen indeks, aslında kişilerin hangi boy-kilo eşleşmesinde kilo kaynaklı sağlık sorunları yaşayabileceklerini rahat görebilmek için bulunmuş bir hesaplama yöntemi ile belirleniyor.
VKİ'nizi hesaplamadan önce boyunuzu ölçmeniz ve tartılmanız gerekiyor. Boyumu biliyorum lisede ölçmüşlerdi 166 demeyin valla bir daha ölçtürün. İnsan zaten yaşlandıkça kısalırken, fazla kilolar bu kısalmayı daha da artırıyor (Ek soru: halterciler ağırlık kaldırdıkları için mi kısadır, kısa oldukları için mi ağırlık kaldırırlar?)
Boyunuzu ve kilonuzu tespit ettikten sonra da ağırlığınızı (kg cinsinden) boyunuzun (metre cinsinden) karesine bölerek veya aşağıdaki bağlantıyı kullanarak ya da bir arama motoruna "VKİ hesaplama" yazıp sonuçları tıklayarak VKİ'nizi tespit edebilirsiniz.
Vücut Kitle İndeksi Hesaplama | Hesap Makinesi ile Hesapla
Elle hesaplamaya örnek:
165 boyunda 110 kilo bir kişinin VKİ'sini hesaplamak için,
Boy: 1.65 m Kilo: 110
110 / (1.65 x 1.65) = 110/2.72 = 40.44
VKİ'nin tabii ki kişilerin yağ-kas kütlerini göz ardı etmek gibi çeşitli sorunları var ama sanırım kendi kendimize başvurabileceğimiz yöntemlerden biri olduğu için şimdilik eksikleriyle kabul etmek gerekiyor.
Bu arada VKİ hesapladığınızda, obez, morbid obez, süper morbid obez, obezin önde gideni gibi çeşitli terimler göreceksiniz. Kabul etmek lazım ki "obez" zaten kendi başına sevimsiz bir kelimeyken yanına bir de morbidinden süperine sıfatlar eklenmesi iyice rahatsız edici olabiliyor ama bunlar cidden birilerinin (doktorların mesela) hayatını kolaylaştırmak için getirilmiş tanımlamalar, sizinle ilgili bir yargı, hakaret falan değil. Kişisel almayalım arkadaşlar. Ama tabii, morbid demeyelerdi, iyiydi...
Wednesday, September 10, 2014
Zayıflama Ameliyatları ile İlk Karşılaşma
35 yaşıma gelip, yeme düzenimi bir türlü oturtamayınca, üzerine bir de başka sorunlar da binince düzenli olarak bir psikolog ile görüşmeye başlamıştım. Kendisinin de kilo sorunu olması ve bu konuda bayağı kafa yoruyor ve araştırıyor olması benim için önemliydi. Bir süre sonra bir konferansa gitti ve geldiğinde haberler kötüydü. Obezite hastalarının sadece %5'i fazla kilolarını verip daha sonra bu kilolarını koruyabiliyorlardı. Onlar da genellikle sağlıklı beslenme ve egzersizi hayatlarının odağına yerleştirebilen gruptandı. Tek ümit ışığı da zayıflama ameliyatları yani bariatrik cerrahi idi.
Bunu duyduğumda tam bir diyetisyenle rejime başlamak üzereydim ve bu sefer başarılı olacağımdan emindim. Psikoloğuma biraz sinirlenip konuyu kafamda kapattım. Eşimle birlikte diyetisyene gitmeye başladım. Bir kaç ay herşey iyi gitti; yaklaşık 25 kilo vermiştim ki tatile çıktık, döndük, eşimin bir arkadaşı bizi ziyarete gelip bir hafta kaldı, yenildi içildi. Bu arada rejim yapabilmek gittikçe zorlaşıyordu. Çok sıkılmıştım. Daha çok kaçırmaya başladım, diyetisyen randevularını aksattım derken, bırakıverdim. Hatta karı koca bırakıverdik.
Bu sırada psikoloğumun bu tür bir ameliyat olması ve gün geçtikçe incelmesi, konuyu benim de kafama sokuverdi. Acaba... ben de olabilir miyidim acaba? İşe yarar mıydı? Ölmez miydim? İşte bu soruların cevaplarını aramaya başladım ve kısa bir süre sonra ameliyat olmaya karar verdim.
Bunu duyduğumda tam bir diyetisyenle rejime başlamak üzereydim ve bu sefer başarılı olacağımdan emindim. Psikoloğuma biraz sinirlenip konuyu kafamda kapattım. Eşimle birlikte diyetisyene gitmeye başladım. Bir kaç ay herşey iyi gitti; yaklaşık 25 kilo vermiştim ki tatile çıktık, döndük, eşimin bir arkadaşı bizi ziyarete gelip bir hafta kaldı, yenildi içildi. Bu arada rejim yapabilmek gittikçe zorlaşıyordu. Çok sıkılmıştım. Daha çok kaçırmaya başladım, diyetisyen randevularını aksattım derken, bırakıverdim. Hatta karı koca bırakıverdik.
Bu sırada psikoloğumun bu tür bir ameliyat olması ve gün geçtikçe incelmesi, konuyu benim de kafama sokuverdi. Acaba... ben de olabilir miyidim acaba? İşe yarar mıydı? Ölmez miydim? İşte bu soruların cevaplarını aramaya başladım ve kısa bir süre sonra ameliyat olmaya karar verdim.
1 Ay Oldu Bile
Dün ameliyatın birinci aydönümüydü. Ameliyattan 3 gün öncesini alırsak, toplamda 17.5 kilo umarım sonsuza kadar vücudumdan atıldı. Hala çok heyecanlıyım :)
Friday, September 5, 2014
Çabuk Çabuk Bugünlere
Bir haftadır yazamamıştım. Bu arada iyice toparladım, işe bile başladım. İlk defa üç hafta üstüste işten uzak kalınca bayağı garip oldu işe dönmek. Pazar akşamı, okul açılmadan önceki o garip heyecanı hissettim; bir Bizimkiler'in jenerik müziği eksikti.
En son ortaokuldayken -gençlere not: ilkokul beş, ortaokul 3 seneydi- topu topu 45 günde aldığım 15 kilodan bahsetmiştim. Ondan sonrası, güvensizliklerin artması, korkunç bir beden imgesi, vs. Hala bu konuda çok rahat konuşamıyor ve yazamıyorum. Belki ileride döner, anlatabilirim.
Liseyi 80 kilo civarında bitirdikten sonra üniversitede bir süre aynı kiloyu koruyabildim. Ancak üniversitenin bitmesi, o arada geçirdiğim kist ameliyatı, vs. derken 100'lü kilolarla tanıştım. İki haftalık bir Kuşhan kampı macerası ile 14 kilo kadar verip, çok kısa bir zamanda tekrar bütün o kiloları bir bir aldım.
Yemekle olan sağlıksız ilişkim bu şekilde yıllar boyunca devam etti ve 38 yaşımı bitirmeden 5 gün önce tüp mide ameliyatını oldum.
Ameliyatı olalı neredeyse bir ay oldu. Ameliyattan önceki 3 günlük rejimi de eklersem, toplamda yaklaşık 16.5 kilo verdim. Nasıl ilerleyeceğimi ise zaman gösterecek.
Tuesday, September 2, 2014
Subscribe to:
Posts (Atom)